
Her çocuk, dünyaya özel bir ışıkla gelir. Bu ışık kimi zaman bir resim defterinde, kimi zaman bir melodide, kimi zaman da bir spor sahasında kendini gösterir. Çoğu öğrenci, aslında hangi alanda güçlü olduğunu küçük yaşlarda belli eder ama bazen bunu fark etmesi biraz zaman alır. Önemli olan, bu yolculukta kendine inanmak ve denemekten vazgeçmemektir. Çünkü özel yetenekler, sabır ve çaba ile büyür.
Çevremizdeki birçok örneğe baktığımızda görüyoruz ki büyük başarılara imza atan insanların ortak noktası, ilgi duydukları alanı erken yaşta keşfetmiş olmalarıdır. Ancak bu keşif her zaman kendiliğinden olmaz; bazen defalarca denemek, hata yapmak, yeniden başlamak gerekir. Bir öğrenci saatlerce resim yaparak renklerin dünyasında kaybolurken, bir diğeri bir enstrümanın tellerinde ya da tuşlarında yeni melodiler bulabilir. Kimileri sporla enerjisini ortaya koyarken, kimileri ise matematiğin gizemli problemlerini çözmekten keyif alır. Yetenek, aslında tam da bu süreçte, tutkuyla yapılan işin içinde gizlidir.
Kimi zaman öğrenciler, çevrelerinden gelen eleştiriler veya beklentiler nedeniyle kendi yeteneklerini görmezden gelebilirler. Oysa unutulmaması gereken şey, yeteneğin sadece başkalarının gözünde değerli olması gerekmediğidir. Önemli olan, o yeteneğin size nasıl hissettirdiğidir. Eğer bir şey yaparken mutlu oluyor, zamanın nasıl geçtiğini fark etmiyorsanız, işte o alan sizin özel yeteneğiniz olabilir.
Özel yeteneklerinizi geliştirmek, sadece başarı elde etmek için değildir. Asıl kazanım, kendinize olan güveninizin artmasıdır. Bir tabloyu bitirdiğinizde, sahnede şarkınızı söylediğinizde, bir müsabakada takımınıza katkı sağladığınızda hissettiğiniz o gurur, hayatınızın her alanına yayılır. Bu sayede derslerde, sosyal ilişkilerinizde ve kişisel hedeflerinizde daha kararlı ve güçlü bir duruş sergilersiniz.
Bazen öğrenciler, “Benim özel bir yeteneğim yok” diye düşünebilir. Oysa bu düşünce, çoğu zaman gerçek değildir. Henüz kendinizi denemediğiniz, keşfetmediğiniz alanlar olabilir. Belki de hiç resim yapmayı denemediğiniz için içindeki ressamı göremediniz ya da hiç sahneye çıkmadığınız için içindeki konuşmacıyı fark etmediniz. Yetenek, bir anda ortaya çıkan bir şey değil, çoğu zaman cesaretle atılan küçük adımların sonunda keşfedilir.
Hayatta karşılaştığınız her fırsatı denemek, sizi biraz daha kendinize yaklaştırır. Katıldığınız bir etkinlik, okuduğunuz bir kitap ya da katıldığınız bir proje, içinizde saklı kalan potansiyeli açığa çıkarabilir. Bu yüzden denemekten korkmamalısınız. Her başarısızlık, aslında sizi daha güçlü kılan bir deneyimdir.
Unutmayın, başarı sadece akademik notlarla ölçülmez. Notlar önemlidir ama bir öğrenciyi değerli kılan şey yalnızca ders başarısı değildir. Sizi siz yapan, hayatınıza anlam katan ve geleceğinize yön veren şey, sahip olduğunuz özel yeteneklerdir. Yeteneklerinizi keşfettiğinizde ve geliştirdiğinizde, hem kendinizi daha iyi tanır hem de başkalarına ilham kaynağı olursunuz.
Bugün küçük bir adım atarak kendi yetenek yolculuğunuza başlayabilirsiniz. Belki bir defter alıp yazmaya başlayın, belki sporla ilgilenin, belki de bir enstrüman öğrenmek için ilk denemenizi yapın. Her adım, sizin için yeni bir kapı açacaktır. Kendinize güvenin, çünkü içinizde sizi özel kılan bir güç mutlaka var.
Her bir öğrencinin dünyaya katacağı farklı bir renk vardır. Siz de kendi renginizi bulduğunuzda, sadece geleceğinizi değil, çevrenizi de güzelleştireceksiniz. Yeter ki vazgeçmeyin, denemekten korkmayın ve kendi ışığınızı parlatmaktan çekinmeyin.
Psikolojik Danışman ve Rehberlik